Tüp mide ameliyatından sonra asitli gazlı içecek tüketimi, operasyon geçiren kişilerin en çok merak ettiği konulardan biridir. Genel olarak sağlık profesyonelleri ve beslenme uzmanları, tüp mide ameliyatı sonrasında gazlı içeceklerin tüketilmesini önermez. Bu tavsiye, midenin yeni yapısı ve hassasiyeti göz önünde bulundurularak verilir. Hem şekerli hem de şekersiz (diyet) gazlı içecekler, maden suları ve sodalar genellikle bu önerinin kapsamına girer. İyileşme sürecinin sağlıklı ilerlemesi ve uzun vadeli başarı için bu tür içeceklerden uzak durmak genellikle en doğru yaklaşımdır.
Tüp Mide Ameliyatından Sonra Asitli Gazlı İçecek Tüketimi İçin Önerilen Kaçınma Süresi Nedir?
Bu konuda kesin bir zaman çizelgesi vermek zor. Bazı uzmanlar ilk 3 ay, bazıları ilk 6-12 ay, bazıları ise ilk yıl boyunca kesinlikle içilmemesini söyler. Hatta birçok merkez, en güvenli yolun bu içeceklerden ömür boyu uzak durmak olduğunu belirtir. Süre ne olursa olsun, bu tür bir içeceği tekrar denemeyi düşünmeden önce mutlaka doktorunuza veya diyetisyeninize danışmanız çok önemlidir. Onların onayı olmadan başlamak doğru olmaz.
Tüp Mide Ameliyatından Sonra Asitli Gazlı İçecek Tüketimi Neden Rahatsızlık Verir?
Asıl mesele, içtiğiniz gazlı içeceğin içindeki karbondioksit gazıdır. Tüp mide ameliyatı ile mideniz artık çok daha küçük bir hacme sahip. Normalde rahatça tolere edebileceğiniz gaz miktarı, bu küçük ve hassas mideye girdiğinde içeride sıkışır ve genleşir. Bu durum midenizde ani bir basınç artışına yol açar. İşte bu basınç hissi, şişkinlik, gerginlik ve hatta ağrı şeklinde kendini göstererek ciddi bir rahatsızlığa neden olur.
Tüp Mide Ameliyatından Sonra Asitli Gazlı İçecek Tüketimi Hangi Belirtilere Yol Açabilir?
Gazlı içeceklerin yarattığı basınç ve rahatsızlık çeşitli belirtilerle kendini gösterebilir. En sık rastlananlar şunlardır: Şiddetli şişkinlik ve gaz hissi, aşırı geğirme ihtiyacı, midede veya göğüste ağrı, mide ekşimesi veya reflü şikayetlerinin artması. Gazın yarattığı rahatsızlık hissi mide bulantısına ve hatta kusmaya bile neden olabilir. Bazı çalışmalarda, özellikle tüp mide ameliyatı sonrası gazlı içecek tüketimiyle ishal arasında bir bağlantı da gözlemlenmiştir.
Tüp Mide Ameliyatından Sonra Asitli Gazlı İçecek Tüketimi Mideyi Kalıcı Olarak Genişletir mi?
Bu sıkça sorulan ve endişe yaratan bir konudur. Bazı yerlerde gazlı içeceklerin zamanla mideyi esnetip genişletebileceği söylenir. Ancak bu iddiayı destekleyen güçlü bilimsel kanıtlar oldukça sınırlıdır. Birçok uzman, gazın yarattığı dolgunluk ve basınç hissinin yanlışlıkla “genişleme” olarak algılanabildiğini belirtir. Yani hissettiğiniz rahatsızlık gerçektir ama midenizin kalıcı olarak büyüdüğü anlamına gelmeyebilir. Yine de teorik bir risk olarak akılda tutulsa da gazlı içeceklerden kaçınmanın asıl nedenleri genellikle yarattığı anlık rahatsızlık ve beslenme sorunlarıdır.
Tüp Mide Ameliyatından Sonra Asitli Gazlı İçecek Tüketimi Kilo Vermeyi Nasıl Engeller?
Gazlı içeceklerin çoğu, özellikle şekerli olanlar, “boş kalori” deposudur. Yani size besin sağlamadan sadece kalori verirler. Sıvı oldukları için kolayca içilirler ve tokluk hissi yaratmazlar. Bu durum farkında olmadan günlük kalori alımınızı artırır, kilo verme hızınızı yavaşlatır veya durdurur, hatta tekrar kilo almanıza neden olabilir. Yüksek şeker içerenler ayrıca “dumping sendromu” denilen baş dönmesi, terleme, bulantı gibi rahatsız edici durumlara da yol açabilir, bu tüp midede daha nadir olsa da bir risktir.
Tüp Mide Ameliyatından Sonra Asitli Gazlı İçecek Tüketimi Beslenmeyi Nasıl Etkiler?
Ameliyat sonrası mideniz küçüldüğü için, aldığınız her şeyin besleyici olması gerekir. Özellikle yeterli protein almak çok önemlidir. Gazlı içecekler midenizde yer kaplayarak protein ve diğer önemli besinleri almanız gereken alanı işgal eder. Bu durum beslenme yetersizliklerine yol açabilir. Ayrıca içerdikleri gaz nedeniyle mideniz dolu olmasa bile size tokluk hissi verip yeterince yemenizi engelleyebilirler. Kafein içeren gazlı içecekler (kolalar gibi) vücuttan su atılımını artırarak sıvı kaybı riskini de yükseltebilir.
Tüp Mide Ameliyatından Sonra Asitli Gazlı İçecek Tüketimi Kemik Sağlığı ve Vitamin Emilimini Etkiler mi?
Bazı endişeler de var. Özellikle kolalı içeceklerde bulunan fosforik asit adı verilen maddenin, vücuttan kalsiyum atılımını artırarak kemik sağlığını olumsuz etkileyebileceği ve demir emilimini zorlaştırabileceği düşünülüyor. Ameliyat sonrası bu minerallerin emilimi zaten hassas olabileceğinden, bu durum önemlidir. Genel olarak karbonasyonun veya kafeinin de bazı besin maddelerinin emilimini bir miktar etkileyebileceğine dair görüşler bulunmaktadır. Bu nedenle besleyici olmayan içeceklerden kaçınmak daha güvenlidir.
Tüp Mide Ameliyatından Sonra Asitli Gazlı İçecek Tüketimi İçin Diyet veya Şekersiz Seçenekler Güvenli midir?
Diyet veya şekersiz gazlı içecekler ve maden suları, şeker ve kalori sorununu ortadan kaldırır. Bu açıdan şekerli olanlara göre daha iyi bir seçenek gibi görünebilirler. Ancak en önemli sorun olan “gaz” yani karbonasyon, bu içeceklerde de bulunur. Dolayısıyla diyet seçenekler de aynı şekilde şişkinlik, gaz, ağrı ve reflü gibi fiziksel rahatsızlıklara neden olabilir. Ayrıca bu içeceklerin çoğu hala asidiktir ve diş sağlığına zarar verebilir veya potansiyel mineral emilim sorunlarına katkıda bulunabilir.
Tüp Mide Ameliyatından Sonra Asitli Gazlı İçecek Tüketimi Ne Zaman Denenebilir?
Bu konuda en doğru bilgiyi size ameliyat ekibiniz verecektir. Eğer doktorunuz veya diyetisyeniniz onay verirse, çok uzun bir süre sonra (aylar veya yıllar sonra) çok küçük miktarlarda deneyebilirsiniz. Ancak herkesin toleransı farklıdır. Bazıları küçük bir yudumu bile tolere edemezken, bazıları az miktarda rahatsızlık hissetmeyebilir. Yine de genel kural, bu tür içeceklerden mümkün olduğunca uzak durmaktır. Önceliğiniz her zaman su gibi gazsız ve şekersiz içecekler olmalıdır.
Prof. Dr. Toygar Toydemir, 1976 doğumludur. İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Şişli Etfal Hastanesi’nde genel cerrahi uzmanlığını tamamladı. Yurt içi ve dışında ileri laparoskopik cerrahi eğitimleri aldı. ABD Lenox Hill Hastanesi’nde revizyonel bariatrik cerrahi üzerine çalıştı. 2020 yılında Profesör oldu. Reflü ve obezite cerrahisi alanındaki çalışmalarına İstanbul Nişantaşı’ndaki kliniğinde Türkiye ve Avrupa’dan hastalar kabul etmektedir.